Chosen Master RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Chosen Master RPG
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Kurgu
    Profesör Austin'in deneyi yalnızca özel yetenekli gençlerin ortaya çıkmasına sebep olmamıştı. Okul pencerelerinden, kapılarından sızan buharın; toprakla, havayla, suyla ve çeşitli elementlerle etkileşimi sonucu bir takım varlıklar daha oluştu. Bunlar tekin yaratıklar değildiler ve gelecekte özel yetenekli Master'lara büyük sorunlar çıkaracaklardı.
Yönetim Kadrosu
Loş ışık.. Ynetici2Loş ışık.. Ynetici3Loş ışık.. Ynetici4
Duyurular
#Sitemiz açılmıştır.

#Sitemizdeki avatar boyutu, 150|3xx'dir.

#Sınıf başkanı seçimlerine adaylık için lütfen Tık.


 

 Loş ışık..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Caressa Sun Flynn
Sobrius | Tiro
Sobrius | Tiro
Caressa Sun Flynn


Nerden : Hollywood

Loş ışık.. Empty
MesajKonu: Loş ışık..   Loş ışık.. Icon_minitimeÇarş. Eyl. 14, 2011 7:44 pm

Dışarıda dondurucu bir soğuk vardı. Esen ince rüzgar, teni yakmaya fazlasıyla yetiyordu. Adımını odasından içeriye attı ve üzerindeki sırılsıklam kabanı çıkartıp, kapının girişine bıraktı. İçeriyi tamamen aydınlatacak bir ışık yoktu. Onun yerine henüz yakılmış olan, odanın boyutuna uygun, küçük bir şömine vardı. Şömünenin önünde -el emeği olduğu oldukca belli olan- kalın bir kilim vardı. Gidip onun üzerine bağdaş kurdu ve yanan kütük isini burnundan damarlarına kadar çekti. Öksürmeye başladı çünkü normalden fazla çekmişti. Uzunca bir süre şöminenin önünde oturdu. Odasına ilk gelişiydi. Etrafına bakmamıştı bile daha... Şömüneye bakmaya kendini öyle bir kaptırmıştı ki zamanın oldukça çok ilerlediğini bile fark etmemişti. Yanan şömine ona içinde kalabalık ailelerin yaşadığı, bacasından duman tüten, kapısına yaklaşmadan fırında hindi kokuları alınan, konuşulan, gülünen bir aile evini anımsatıyordu. Hiç öyle bir evi olmamıştı. Ama hep hayalinde yaşatmıştı. Evet, çoğu zaman şömine görmüştü ama yetimhanedeki şöminelerle kendi odasında, kendisine ait olan şömineyi karşılaştırınca ortaya tam bir fiyasko çıkıyordu. Bu şöminenin etrafı ince ince motiflendirilmişti ve o kadar gizel duruyordu ki, o görüntüyü çerçeveletip, duvara asabilirdiniz. Yetimhanedekiler ise duvarın yarısı oyulmuş, etrafındaki boyalar dökülmüş oluyordu. Yanan ateşin dumanı bacadan çıkmıyordu sanki. Hepsi odaya doluyordu. Bizlerde öksürmeye başlayınca 'Size de iyilik yaranmıyor.' diyilerek şömine söndürülüyordu.

Şöminenin karşısından kalmak için yerden destek alması gerekti. Oturduğu ilk andan beri pozisyonunu değiştirmemişti ve bu yüzden dizleri tutulmuştu. Küçük bir açma-germe hareketi yaptı ve dizlerini eski ritmine kavuşturdu. Kapının önünde duran yağmurluğunu yerden aldı ve şöminenin yanındaki sandalyenin üzerine kuruması için bıraktı. Etrafında şöyle bir bakındı ancak şöminenin ışığı odayı keşif dolaşmasını yapacak kadar iyi aydınlatmıyordu. Şöminenin yanında duran uzun tahta parçasının ucunu ateşte yaktı ve gaz lambalarının alevlendirdi. Böylece beş gaz lambası ve bir şömine odayı güneş gibi aydınlatmaya yetmişti. Sokakta yaşadığı yıllarda geceleri bu kadar çok ışığı asla bulamadı. Hele böylesine sıcak bir ortamda? Kesinlikle asla. Hayali bile güldürebilirdi insanı. Ayakkabılarını çıkarttı ve çoraplarını da yağmurluğunun yanına koydu. Çıplak ayakla halıların üzerinde dolaşarak odasında tur attı. Dolabının yanına gitti ve kapaklarını açtı. İçi tozlu ve boştu. Odanın temizlenmesiyle sabah ilgilenmeyi düşünüyordu. Kapakları geri kapattı ve yatağına doğru ilerledi. Elini yatağın üzerinde narin dokunuşlarla gezdirdi ve kapının önünde duran çantasını açıp, içinden bir çerçeve içinde bulunan anne babasının resmini baş ucundaki komidinin üzerine koydu. Yeteğın üzerine kendini attı ve gözlerini kapatarak bir süre kalp atışlarını dinledi. Gündüz öylesine yorulmuştu ki gözlerini kapatır kapatmaz uykuya daldı. Dışarının soğuğundan sonra sıcak oda herkesin uykusunu getitirir değil mi?

O şimdi mutluydu. Sıcak bir odası ve kendine ait, kimsenin dokunmayacağı eşyaları vardı. Rüyasında o hep hayalini kurduğu yuvanın içinde kendini gördü. O kadar güzeldi ki rüyası sabah uyandığında kendisini hala etkisinden çıkartamamıştı. Yeni evindeki ilk rüyası mükemmeldi ve Care halinden oldukça memnundu. Burada olmayı kendine bir şans olarak nitelendiriyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Loş ışık..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Chosen Master RPG :: Arizona Devlet Lisesi :: 
I. KAT
 :: Sobrius Sınıf Yatakhanesi
-
Buraya geçin: