Chosen Master RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Chosen Master RPG
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Kurgu
    Profesör Austin'in deneyi yalnızca özel yetenekli gençlerin ortaya çıkmasına sebep olmamıştı. Okul pencerelerinden, kapılarından sızan buharın; toprakla, havayla, suyla ve çeşitli elementlerle etkileşimi sonucu bir takım varlıklar daha oluştu. Bunlar tekin yaratıklar değildiler ve gelecekte özel yetenekli Master'lara büyük sorunlar çıkaracaklardı.
Yönetim Kadrosu
Eve Dönüş            Ynetici2Eve Dönüş            Ynetici3Eve Dönüş            Ynetici4
Duyurular
#Sitemiz açılmıştır.

#Sitemizdeki avatar boyutu, 150|3xx'dir.

#Sınıf başkanı seçimlerine adaylık için lütfen Tık.


 

 Eve Dönüş

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Vivian Mankowitz
Fortunatus | Tiro
 Fortunatus | Tiro
Vivian Mankowitz


Nerden : New York
Lakap : Viv

Eve Dönüş            Empty
MesajKonu: Eve Dönüş    Eve Dönüş            Icon_minitimePaz Eyl. 11, 2011 10:28 pm

Eskiden evim dediğim o yerin kapısının önünde duruyordum öylece. Zile basıp basmamak arasında gidip geliyordum. Bir yanım koşarak oradan uzaklaşmak ve her şeyi geride bırakıp bir daha buraya geri dönmemek, diğer yanımsa kalıp geçmişimle yüzleşmek istiyordu. Hangisini yapmam gerektiğini bilmiyordum. Bana eskisi gibi davranamazlardı. Tek cümlemle onları istediğim şekilde yönlendirebilirdim; ancak bunları düşünüyor olmak bile içimi acıtıyordu. Yeteneğimi ailemin beni kısa süre olsa da sevmesini sağlamak için kullanmak… Beni sevmek onların kendi içlerinden gelerek yapmaları gereken bir şeydi. Onları her düşündüğümde olduğu gibi yine boğazım düğümlenmiş, karnıma bir yumruk yemiş gibi hissetmeye başlamıştım. Onları özlemiş olduğumu kendime itiraf etmek istemiyordum. Onlar beni umursamazken, ben onları nasıl özleyebilirdim ki? Okula gitmek için son kez bu evden çıktığımda içimde biraz da olsa hüzün vardı. Birkaç parça eşyamı burada bıraktığımda, bunu kendimi buraya bağlı hissetmemi sağlamak için yaptığımı hiçbir zaman kabul edememiştim . Birkaç dakika boyunca kapının önünde, eve girme kararımı tekrar gözden geçirdim. Artık kaybedecek bir şeyim yoktu. Her ne kadar küçük düşürücü de olsa yine beni aşağılamaya çalıştıklarında onları susturabilirdim. Kendi ailemi bana iyi davranmaları için yönlendirebilirdim. Ne kadar acı!

Zile küçüklüğümde yaptığım gibi ardı ardına iki kere bastım. Çıkan ses zaten hassas bir anımda olan beni duygulandırmaya yetmişti. Çocukluğuma dair hatırladığım az sayıda güzel hatıraların hepsi bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti. İlk arkadaşım, okumayı öğrenişim, ilk aşkım… Başımı iki yana sallayarak kendime gelmeye çabaladım. O an yapmam gereken en son şey anılarımı hatırlayıp hüzünlenmekti. Bir süre kapının açılmasını bekledim. İçerden gelen tıkırtıların ardından annem tüm şirinliğiyle kapıyı açtı. Yüzündeki gülümseme ani bir şaşkınlık ve ardından mutlulukla yer değiştirdi. Gözleri parlıyordu. Elindeki kurabiye dolu tepsiyi fırlatarak boynuma sarıldı. O an yaşadığım şoku kelimelerle anlatmam imkansızdı. Çok daha soğuk bir karşılama beklerken bu coşku da neyin nesiydi böyle? “Viv, inanamıyorum. Bu sen misin? Ne kadar da değişmişsin. Seni görmeyeli o kadar uzun zaman oldu ki.” Bu sözleri söylerken bir yandan da beni itekleyerek içeri sokmaya çalışıyordu. Ben ise şaşkın bir ifadeyle olanları anlamaya çalışıyordum. "Bunca zaman neden bir haber yollamadın? Seni çok merak ettik.” Ciddi olamazdı. Beni arayıp sorması gereken kişi oydu. Nasıl olur da böyle konuşabilirdi? Tavırlarındaki sahteliği hisettiği o kısa süreli tereddütten sonra anlayabilmiştim. Kolumu sıkıca kavrayan elinden hızlıca kurtulup ona döndüm ve tüm ciddiyetimle “ Şaka mı yapıyorsun? Son 3 yılda bir kere aradın ya da en azından mesaj çektin de ben mi hatırlamıyorum? Benim ailem olan, beni merak edip araması gereken kişi sizlerdiniz. Sizin umurunuzda olmadığımı bildiğimden bir iletişime geçme gayretinde bulunmadığımı hiç düşündünüz mü? Ben… Ben buraya sadece geride bıraktığım eşyalarımı almak için geldim. Tabii eğer atmadıysanız.” dedim. Yüzündeki yalancı mutluluk yerini sahte bir hüzne bıraktı ve “Neden böyle söylüyorsun, kızım. Biz seni hep sevdik ve...” Sağ elimi dur dercesine kaldırdım ve “Yeter! Bunca yıl bu evin içinde bana nasıl davranıldığını gayet iyi biliyorum ben. Yıllarca üvey kız muamelesi gördükten sonra bir yeteneğim olduğunu öğrendiğinizde bana karşı tavırlarınızın nasıl değiştiğini de… Şimdi bir de bunlar hiç olmamış gibi bana sahte bir içtenlikle ‘kızım’ deme, lütfen. Benden korktuğun için beni seviyormuş gibi davranmana gerek yok. Dediğim gibi sadece eşyalarımı alıp çıkacağım, o yüzden babam ve ablamın evde olmadığı bir saatte geldim. Mutlu aile tablonuzu bozup, akşam keyfinizi kaçırmamak için.” Bunları söyledikten sonra koşarak üst kattaki eski odama girdim. Eşyalarım tam da düşündüğüm gibi bir kenara yığılmış, kalan alan misafir odası olarak kullanılmak üzere hazırlanmıştı. Tüm gücümle peluş hayvan yığınını yıkıp günlüklerime ve kitaplarıma ulaştım. Bunları burada bırakarak ne kadar aptallık ettiğimi şimdi anlıyordum. Eğer bazı eşyalarımı burada bırakırsam burasının hala evim olarak kalabileceğini düşünmem ne büyük bir yanlıştı. Bir hışım tüm kitaplarımı ve elime gelen diğer eşyalarımı gri, büyük dolabın içinden aldığım eski ve büyük bir çantaya doldurdum. Hemen buradan çıkmalı ve bir daha geri dönmemeliydim. Oldukça ağır olan çantayı sırtıma aldım ve olabildiğince hızlı bir şekilde evden çıktım. Kapıdan çıkarken dönüp anneme bakmamıştım bile. Bunun New York’taki bu evime son ziyaretim olduğunu umarak okula dönmek için bir taksi çevirdim.Cebimde tek kuruş param yoktu. Bu ailede beni düşünen tek insan olan büyük annemin bana gönderdiği parayı kıyafetler ve bir sürü şey için çoktan harcamıştım bile. Ancak taksiye binebilmek için paraya ihtiyacım olmadığını da biliyordum. Zihnine girmemin ardından taksici kendine gelse bile, o zamana kadar benim yüzümü ve beni nereye bıraktığını çoktan unutmuş olacaktı.


Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Eve Dönüş
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Chosen Master RPG :: Amerika Birleşik Devletleri :: 
CENTRAL PARK
-
Buraya geçin: