Ad Soyad; Miłosz Szukalski
Yaş; 19
Kişisel Özellikler; Yeteneğini keşfetmeden önce Miłosz, ruh durumunun yahut sağlığının iyi olmadığı durumlarda niçin canlı-cansız her varlığın kendinden nefret ediyormuş gibi hissettirdiğini anlamıyordu tabii, ancak durumu yeterince açık bir şekilde özetlersek Szukal ailesine mensup bu ufaklığın nasıl bir ruh durumu içinde büyüdüğünü anlayabiliriz. Aniela, çiçek manyağı anneniz odanıza begonyaları sulamak için giriyor ve çiçeklerin pozitif enerjisinin ruh durumu üzerindeki pozitif etkilerinden, bunun hastalığınızın iyileşmesine de yardımcı olacağından bahsediyor. Yatağınızdan kalkıp o çiçeklerden birine dokunmaya çalışıyorsunuz ancak nereden çıktığı belli olmayan rüzgâr, parmaklarınızın ucuna değmek üzere olan çiçeği başka yöne savuruyor, ya da belki rüzgâr yok, sadece çiçek sizden kaçmak istiyor. Bu basit pratikte bile görülebileceği gibi ruhsal olarak kendini 'kötü' hissettiği her anda yalnızdı ve nefret edildiğini hissediyordu. Bu nedenle çok sağlıklı bir karakter olduğu söylenemez. Yalnızlığı kabullenmiş, hatta kabullenmenin ötesine laneti olan bu durumu sevmeyi öğrenmiştir. Yeteneğinin karakterinde ortaya çıkan pratiğinden ötürü fazlasıyla ben-merkezcildir. Konuşmaktansa dinlemeyi tercih eder. Pek fazla arkadaşı yoktur, zira yanında insanlar ve hayvanlar kendilerini pek rahat hissetmezler. Her şeyin kendinden uzaklaşma istencine karşı koymaktan vazgeçtiğinden yoldaşları kitaplardır. Diğer Szukaller gibi soğuk, sakin ve kendinden emindir. Duygularını çok yoğun yaşar. Babasından miras aldığı yeteneği sebebiyle teatral şovlarda oldukça başarılıdır, bu nedenle gerçeği rahatlıkla saklayabilir, hatta zorlanmadan yalan bile söyleyebilir.
Karakter Geçmişi; Miłosz Szukalski, on dokuz yıl önce Aniela-Juliusz çiftinin üçüncü çocuğu olarak dünyaya geldi, tamı tamına yedi dakika on dokuz saniye ile ikinci çocuk olmayı kaçırmanın tatlı burukluğunu taşıdığını söyleyebiliriz. İkizi Mirek dışında kendilerinden üç yaş büyük ablaları Konstancja da hanelerini paylaşıyordu. Doğumlarından dört yıl sonra kız kardeşleri Romana da Szukallerin çekirdek ailesine eklendikten sonra hanedeki kişi sayısı sabitlendi.
Juliusz ve Aniela, oldukça genç yaşta evlenmiş bir çift olduğundan çocuk bakma konusunda pek yetenekli sayılmazlardı, çocuklarıyla değil de arkadaşlarıyla yaşıyorlarmış gibi hissettiklerinden malikâne çoğu zaman ilginç diyaloglara ve olaylara şahit olmuştur. Çiftin daima muhafaza edebildikleri soğuk tavırları her çocuklarına genetik miras olarak bırakmaktan çekinmeyen çifti ele aldığınızda üzerlerinden pek çok psikolojik tez yazabilir, bu iki genç ebeveyne asgari üç tane tedavi edilmesi gereken psikolojik sorun tanısı koyabilirsiniz. Aniela çiçeklere bayılır, bu nedenle Varşova'nın hemen dışındaki malikânelerindeki her pencerenin pervazından çeşitli çiçekler sarkmaktadır. Juliusz'un ise sapkınlığı edebiyat üzerine şekillenmiş olduğundan evde sürekli tiratlar atarak dolaşır yahut teatral şovlar sergiler. Teatra şovlarla gerçeği ayırmakta güçlük çekmeyecek yaşa gelene dek çocuklarının kişiliklerindeki gelişim bu sebeple pek sağlıklı olmamıştır.
Yeteneğiniz; { ayrıntılı. }Ruhanî Vampirizm. Yeteneğin sahibi çevresindeki her türlü nesne ve canlı varlığın aurasını çalarak bunu kendi aurasındaki deformasyonu iyileştirmek için kullanır. Üzgün, sinirli, öfkeli, hasta olması ve benzeri durumlarda çevresindeki nesnelerin auralarındaki enerjiyi çalar. Yeteneğin ilk iki seviyesinde kontrollü olarak aura çalabildiği gibi farkında olmadan da çevresindeki auralara saldırabilir.
Anasayfa 
C.tesi Eyl. 10, 2011 9:07 pm
